HOME PREVIOUS NEXT
Okut

KUR'AN: Duhân Suresi ; Sure 44, Ayet 53


Ahmed Raza Khan: Mohammed Aqib Qadri: 44:53
They will be dressed in fine silk and embroidery, facing one another (on thrones).



Elmalılı-orijinal 44:53. Sündüs ve istebraktan elbiseler giyerek karşı karşıya.

Elmalılı 44:53 - Onlar ince ipekten ve parlak atlastan elbiseler giyerek karşılıklı olarak otururlar.

DiyanetMeali 44:53. İnce ipekten ve parlak atlastan giyinerek karşılıklı otururlar.

DiyanetVakfı 44:53. İnce ipekten ve parlak atlastan giyerek karşılıklı otururlar.

Ömer.N.Bilmen 44:52-3 Cennetlerde ve pınarlardadırlar. Karşı karşıya oldukları halde atlastan, parlak ipekten (libaslar) giyineceklerdir.

SuatYıldırım 44:51-57 – Müttakiler güvenli bir makamdadırlar:Bahçelerde ve pınar başlarındadırlar.İnce ipekten ve parlak atlastan elbiseler giymiş olarak karşılıklı otururlar.Hem Biz onları güzel gözlü hurilerle evlendiririz.Onlar canlarının çektiği her meyveden rahatlıkla isterler.İlk ölüm dışında artık orada ölüm tatmazlar.Allah kendilerini, tarafından bir lütuf eseri olarak cehennem azabından korur.İşte en büyük mutluluk, en büyük başarı budur!

İbni Kesir 44:53 İnce ipekten ve parlak atlastan giyerler, karşılıklı otururlar.

Muhammed Esed 44:53 ipek ve altından giysiler içinde birbirlerine [sevgiyle] yaklaşarak. [Dipnot 29]
[Dipnot 29] Cennet'teki hayatın bu belirli temsîlleri için bkz. 18:31, not 41. [18:31 not 41: Ahiretteki mutluluk-esenlik durumuna ilişkin diğer bütün Kur’ânî betimlemeler (tasvirler) gibi, inananların altın bilezik takıp ipekli giysiler giyeceklerini (karş. 22:23, 35:33 ve 76:21'deki benzer pasajlar), yumuşak divanlarda (erâik) oturacaklarını ifade eden yukarıdaki atıf da inananların dünya hayatında inançlarının gereği olarak ortaya koydukları fedakarca davranışların bir sonucu olarak kendilerine bahşedilecek olan ebedî hayatın görkemini, canlılığını ve rahatlığını (sırayla “altın takılar, yeşil ipekli işlemeli giysiler ve yumuşak divanlar” gibi sembollerle) betimleyen bir temsîl olduğu aşikardır. Râzî, cennete ilişkin anlatımdaki bu simgeselliğe işaret ederken, yukarıdaki cümlenin iki bölümü arasındaki kuruluş farkına dikkat çekmektedir; şöyle ki: cümlenin ilk kısmı edilgen yapıda (“orada onlara altın bilezikler takılacak”), ikinci kısmı ise etken yapıdadır (“... giysiler giyecekler, oturacaklar”). Râzî'ye göre etken fiille ifade edilen bölüm iyilerin kendi dürüst ve erdemli yapıp-etmeleriyle hak ettikleri karşılığı; edilgen fiille ifade edilen bölümün ise, onların kendi emeklerinin üstünde ve ötesinde, Allah tarafından kendilerine bir lütuf ve armağan olarak bahşedilecek olan şeyleri îma etmektedir.]