Ahmed Raza Khan: Mohammed Aqib Qadri:
So when they forgot the advices made to
them, We opened the gates of all things for them; to the extent that when
they were rejoicing for what they had received, We seized them suddenly,
hence they remained dejected.
Elmalılı-orijinal 6:44 Bu sebeble vaktâki edilen ıhtarları unuttular, üzerlerine her şey'in kapılarını açıverdik, nihayet kendilerine verilen bu genişlik ve serbeslik ile tam ferahlandıkları sırada ansızın tuttuk kendilerini yakalayıverdik ne bakarsın hepsi bir anda bütün ümidlerinden mahrum düştüler
Elmalılı 6:44 - Kendilerine hatırlatılanları unuttuklarında, onlara her şeyin kapısını açtık. Nihayet kendilerine verilen o nimetlerle sevinip zevke dalınca onları azabımızla ansızın yakalayıverdik. Hemen ümitsizliğe kapılıp şaşkına döndüler.
DiyanetMeali 6:44 Kendilerine hatırlatılanı unuttuklarında, onlara her şeyin kapısını açtık; kendilerine verilene sevinince ansızın onları yakaladık da umutsuz kalıverdiler.
DiyanetVakfı 6:44 Kendilerine yapılan uyarıları unuttuklarında, (indirmiş olduğumuz sıkıntı ve musibetleri kaldırıp) üzerlerine her şeyin kapılarını açtık. Nihayet kendilerine verilenler yüzünden şımardıkları zaman onları ansızın yakaladık, birdenbire onlar bütün ümitlerini yitirdiler.
Ömer.N.Bilmen 6:44 Vaktâ ki, onlar kendilerine ne ile öğüt verildiğini unuttular, onların üzerine herşeyin kapılarını açıverdik, nihâyet kendilerine verilen şeyler ile ferahlandıkları vakit onları ansızın tuttuk. Artık onlar o anda bütün umduklarından mahrum kaldılar.
SuatYıldırım 6:44 – Kendilerine verilen öğütleri terk edip unutunca üzerlerine her şeyin, her zevk ve nimetin kapılarını açtık. Nihayet kendilerine verilen bu genişlik ve serbestlikle tam ferahlandıkları sırada, ansızın onları kıskıvrak yakaladık da bir anda bütün ümitlerini kaybediverdiler!
İbni Kesir 6:44 Onlar, kendilerine hatırlatılan şeyleri unutunca; Biz de kendilerine her şeyin kapılarını açtık. Nihayet kendilerine verilen o şeyler yüzünden sevinince; onları, ansızın yakaladık ve bütün ümitlerinden mahrum kaldılar.