Elmalılı-orijinal 92:1 Kasem olsun bürürken o geceye
Elmalılı 92:1 - Örttüğü zaman geceye,
DiyanetMeali 92:1 Kararıp ortalığı bürüdüğü zaman geceye and olsun.
DiyanetVakfı 92:1 (Karanlığı ile etrafı) bürüyüp örttüğü zaman geceye,
Ömer.N.Bilmen 92:1-2 Andolsun örtüverdiği zaman geceye. Ve açıldığı zaman gündüze.
SuatYıldırım 92:1 – Karanlığı ile ortalığı bürüdüğü zaman gece hakkı için!
İbni Kesir 92:1 Andolsun bürüyüp örttüğü zaman, geceye,
Elmalılı-orijinal 92:2 Ve açıldığı zaman o gündüze
Elmalılı 92:2 - Açıldığı zaman gündüze,
DiyanetMeali 92:2 Açılıp aydınlattığı zaman gündüze and olsun.
DiyanetVakfı 92:2 Açılıp ağardığı vakit gündüze,
Ömer.N.Bilmen 92:1-2 Andolsun örtüverdiği zaman geceye. Ve açıldığı zaman gündüze.
SuatYıldırım 92:2 – Açılıp parladığı zaman gündüz,
İbni Kesir 92:2 Açıldığı zaman gündüze,
Elmalılı-orijinal 92:3 Ve erkeği dişiyi yaratana
Elmalılı 92:3 - Erkeği ve dişiyi yaratana and olsun ki,
DiyanetMeali 92:3 Erkeği ve dişiyi yaratana and olsun ki:
DiyanetVakfı 92:3 Erkeği ve dişiyi yaratana yemin ederim ki,
Ömer.N.Bilmen 92:3 Ve erkeği ve dişiyi yaradana.
SuatYıldırım 92:3 Erkeği de, dişiyi de yaratan kudret hakkı için ki:
İbni Kesir 92:3 Erkeği ve dişiyi yaratana.
Elmalılı-orijinal 92:4 Ki sizin sa'yiniz dağınıktır
Elmalılı 92:4 Gerçekten sizin işiniz başka başkadır.
DiyanetMeali 92:4 Doğrusu sizin çalışmalarınız çeşitlidir.
DiyanetVakfı 92:4 Sizin işleriniz başka başkadır.
Ömer.N.Bilmen 92:4 Şüphe yok ki sizin çalışmanız dağınıktır.
SuatYıldırım 92:4 Sizin işleriniz çeşit çeşittir.
İbni Kesir 92:4 Doğrusu sizin çalışmalarınız bölüm bölümdür.
Elmalılı-orijinal 92:5 Bundan böyle amma her kim vergi verir korunur
Elmalılı 92:5 Bundan böyle her kim malını hayır için verir ve korunursa,
DiyanetMeali 92:5-7 Elinde bulunandan verenin, Allah'a karşı gelmekten sakınanın, en güzel söz olan Allah'ın birliğini doğrulayanın işlerini kolaylaştırırız.
DiyanetVakfı 92:5 Artık kim verir ve sakınırsa,
Ömer.N.Bilmen 92:5 Artık kim infak etti ve ittikada bulundu ise.
SuatYıldırım 92:5 – Malını Allah yolunda harcayıp O’na saygı duyarak haramdan sakınan,
İbni Kesir 92:5 Kim verir ve sakınırsa;
Elmalılı-orijinal 92:6 Ve husnâyı tasdîk eylerse
Elmalılı 92:6 - Ve en güzel olanı doğrularsa,
DiyanetMeali 92:5-7 Elinde bulunandan verenin, Allah'a karşı gelmekten sakınanın, en güzel söz olan Allah'ın birliğini doğrulayanın işlerini kolaylaştırırız.
DiyanetVakfı 92:6 Ve en güzeli de tasdik ederse,
Ömer.N.Bilmen 92:6-7 Ve en güzel olanı tasdik etti ise. İmdi ona en kolay olan için kolaylık veririz.
SuatYıldırım 92:6 – O en güzel kelimeyi (kelime-i tevhidi) tasdik eden kimseyi.
İbni Kesir 92:6 En güzeli de tasdik ederse,
Elmalılı-orijinal 92:7 Biz onu yüsraya (en kolayına) kolaylıyacağız
Elmalılı 92:7 - Biz onu en kolay yola muvaffak kılacağız.
DiyanetMeali 92:5-7 Elinde bulunandan verenin, Allah'a karşı gelmekten sakınanın, en güzel söz olan Allah'ın birliğini doğrulayanın işlerini kolaylaştırırız.
DiyanetVakfı 92:7 Biz de onu en kolaya hazırlarız (onda başarılı kılarız).
Ömer.N.Bilmen 92:6-7 Ve en güzel olanı tasdik etti ise. İmdi ona en kolay olan için kolaylık veririz.
SuatYıldırım 92:7 – Biz de en kolay yola muvaffak ederiz.
İbni Kesir 92:7 Biz de onu en kolaya muvaffak kılarız.
Elmalılı-orijinal 92:8 Ve amma her kim bahıllık eder ve istiğna gösterir
Elmalılı 92:8 - Kim de cimrilik eder ve kendini hiçbir şeye ihtiyacı kalmamış görür.
DiyanetMeali 92:8-10 Ama, cimrilik eden, kendini Allah'tan müstağni sayan, en güzel sözü yalanlayan kimsenin güçlüğe uğramasını kolaylaştırırız.
DiyanetVakfı 92:8 Kim cimrilik eder, kendini müstağni sayar,
Ömer.N.Bilmen 92:8 Amma kim cimrilikte bulundu ve istiğna gösterdi ise,
SuatYıldırım 92:8 – Cimri davranan, bir de kendini güçlü sanıp Allah’tan müstağni gören,
İbni Kesir 92:8 Ama kim de cimrilik eder ve kendini müstağni sayarsa;
Elmalılı-orijinal 92:9 Ve husnâyı tekzib eylerse
Elmalılı 92:9 - Ve en güzeli de yalanlarsa,
DiyanetMeali 92:8-10 Ama, cimrilik eden, kendini Allah'tan müstağni sayan, en güzel sözü yalanlayan kimsenin güçlüğe uğramasını kolaylaştırırız.
DiyanetVakfı 92:9 Ve en güzeli de yalanlarsa,
Ömer.N.Bilmen 92:9 Ve en güzeli tekzîp etti ise.
SuatYıldırım 92:9-10 – O en güzel kelimeyi (kelime-i tevhidi) yalan sayanı ise, en güç yola sardırırız.
İbni Kesir 92:9 Ve en güzeli yalanlarsa,
Elmalılı-orijinal 92:10 Onu da usraya (en zoruna) kolaylıyacağız
Elmalılı 92:10 - Onu da en zor yola hazırlarız.
DiyanetMeali 92:8-10 Ama, cimrilik eden, kendini Allah'tan müstağni sayan, en güzel sözü yalanlayan kimsenin güçlüğe uğramasını kolaylaştırırız.
DiyanetVakfı 92:10 Biz de onu en zora hazırlarız.
Ömer.N.Bilmen 92:10 Onu da en zor olan için kolayca iletiriz.
SuatYıldırım 92:9-10 – O en güzel kelimeyi (kelime-i tevhidi) yalan sayanı ise, en güç yola sardırırız.
İbni Kesir 92:10 Biz de ona en güç olanı kolaylaştırırız.
Elmalılı-orijinal 92:11 Ve yuvarlandığı zaman onu malı kurtaramıyacak
Elmalılı 92:11 - Çukura yuvarlandığı zaman malı onu kurtaramayacak.
DiyanetMeali 92:11 O kimse ölüp ateşe yuvarlandığı zaman, malı ona fayda vermez.
DiyanetVakfı 92:11 Düştüğü zaman da malı kendisine hiç fayda vermez.
Ömer.N.Bilmen 92:11 Ve aşağıya düştüğü zaman, onu malı kurtaramıyacaktır.
SuatYıldırım 92:11 – O, aşağıya doğru yuvarlanırken malı kendisine hiç fayda etmez. [6,110]
İbni Kesir 92:11 Halbuki düştüğü zaman, malı o kimseye asla fayda vermez.
Elmalılı-orijinal 92:12 Her halde doğruyu göstermek bize
Elmalılı 92:12 - Doğru yolu göstermek muhakkak bize aittir.
DiyanetMeali 92:12 Bize düşen sadece doğru yolu göstermektir.
DiyanetVakfı 92:12 Doğru yolu göstermek bize aittir.
Ömer.N.Bilmen 92:12 Şüphe yok ki hidâyet yolunu göstermek Bize aittir.
SuatYıldırım 92:12 – Doğru yolu göstermek elbette Bizim işimizdir.
İbni Kesir 92:12 Şüphesiz ki, Bizim üzerimizedir hidayet.
Elmalılı-orijinal 92:13 Ve her halde sonu da bizim önü de (Âhıret de Dünyada)
Elmalılı 92:13 - Kuşkusuz ahiret de dünya da bizimdir.
DiyanetMeali 92:13 Şüphesiz ahiret de, dünya da Bizimdir.
DiyanetVakfı 92:13 Şüphesiz ahiret de dünya da bizimdir.
Ömer.N.Bilmen 92:13 Ve muhakkak ki, ahiret de, dünya da Bizimdir.
SuatYıldırım 92:13 – Âhiret gibi dünya da elbette Bize aittir.
İbni Kesir 92:13 Ve hiç şüphesiz ahiret de, dünya da Bizimdir.
Elmalılı-orijinal 92:14 Ben size bir ateş haber verdim ki köpürdükçe köpürür
Elmalılı 92:14 - Ben sizi köpürdükçe köpüren bir ateşe karşı uyardım.
DiyanetMeali 92:14 Sizi alevler saçan ateşle uyardım;
DiyanetVakfı 92:14 (Ey insanlar! ) Alev alev yanan bir ateşle sizi uyardım.
Ömer.N.Bilmen 92:14 Artık sizi alev saçıp duran bir ateş ile korkuttum.
SuatYıldırım 92:14 – İşte Ben, sizi alev saçan bir ateşe karşı uyarıyorum.
İbni Kesir 92:14 Sizi alevler saçan ateşle uyardım.
Elmalılı-orijinal 92:15 Ona ancak en şakî olan yaslanır
Elmalılı 92:15 - Ona ancak en azgın olan girer.
DiyanetMeali 92:15-16 Oraya, yalanlayıp yüz çevirmiş olan o en azgından başkası yaslanmaz.
DiyanetVakfı 92:15 O ateşe, ancak kötü olan girer.
Ömer.N.Bilmen 92:15 Ona en şakî olandan başkası girmez.
SuatYıldırım 92:15-16 – O ateş ki dini yalan sayan ve ona sırtını dönenden başkası oraya girmez.
İbni Kesir 92:15 Oraya ancak en azgın olan girer.
Elmalılı-orijinal 92:16 O, ki tekzib etmiş ve tersine gitmiştir
Elmalılı 92:16 - Öyle azgın ki, yalanlamış ve sırtını dönmüştür.
DiyanetMeali 92:15-16 Oraya, yalanlayıp yüz çevirmiş olan o en azgından başkası yaslanmaz.
DiyanetVakfı 92:16 Öyle kötü ki, yalanlayıp ve yüz çevirmiştir.
Ömer.N.Bilmen 92:16 Öyle şakî ki, tekzîb etmiş ve yüz çevirmiştir.
SuatYıldırım 92:15-16 – O ateş ki dini yalan sayan ve ona sırtını dönenden başkası oraya girmez.
İbni Kesir 92:16 Yalanlayıp yüz çevirmiş olan,
Elmalılı-orijinal 92:17 O en müttakî olan ise ondan uzaklaştıkca uzaklaşdırılacaktır
Elmalılı 92:17 - En çok korunan ise ondan uzaklaştırılacaktır.
DiyanetMeali 92:17-18 Arınmak için malını veren, en çok sakınan kimse ise ondan uzak tutulur.
DiyanetVakfı 92:17 En çok korunan ise ondan (ateşten) uzak tutulur.
Ömer.N.Bilmen 92:17 Ve çok muttakî olan ise ondan uzaklaştırılacaktır.
SuatYıldırım 92:17-18 – Ama Allah’a karşı gelmekten çok sakınan ve gönlünü arındırmak için Allah yolunda mal harcayan ise ondan uzak tutulur.
İbni Kesir 92:17 En çok sakınan ise; ondan uzak tutulur.
Elmalılı-orijinal 92:18 O, ki malını verir, tezekkî eder
Elmalılı 92:18 - O ki, Allah yolunda malını verir, temizlenir.
DiyanetMeali 92:17-18 Arınmak için malını veren, en çok sakınan kimse ise ondan uzak tutulur.
DiyanetVakfı 92:18 O ki ,Allah yolunda malını verir, temizlenir.
Ömer.N.Bilmen 92:18 Öyle muttakî ki, malını verir temizlenir.
SuatYıldırım 92:17-18 – Ama Allah’a karşı gelmekten çok sakınan ve gönlünü arındırmak için Allah yolunda mal harcayan ise ondan uzak tutulur.
İbni Kesir 92:18 Ki o, malını temizlemek için verir.
Elmalılı-orijinal 92:19 Ve onda hiç kimsenin mükâfat edilecek bir ni'meti yoktur
Elmalılı 92:19 - Onun yanında, başka bir kimse için karşılığı verilecek hiçbir nimet yoktur.
DiyanetMeali 92:19-20 O yaptığı iyiliği birinden karşılık görmek için değil, ancak yüce Rabbinin hoşnudluğunu (rızasını) gözeterek yapmıştır.
DiyanetVakfı 92:19 Onun nezdinde hiçbir kimseye ait şükranla karşılanacak bir nimet yoktur.
Ömer.N.Bilmen 92:19 Halbuki, onun yanında hiç bir kimsenin bir nîmeti yoktur ki, o mükâfaatlansın.
SuatYıldırım 92:19 – O, verdiğini kendisine yapılan bir iyiliğin karşılığı olarak vermez. Verdiğinden ötürü hiç kimseden mükâfat da beklemez.
İbni Kesir 92:19 O'nun nezdinde, bir kimsenin karşılık olarak verilecek hiç bir nimeti yoktur.
Elmalılı-orijinal 92:20 Ancak rabbi a'lâsının rızasını aramak için verir
Elmalılı 92:20 - O ancak yüce Rabbinin rızasını aramak için verir.
DiyanetMeali 92:19-20 O yaptığı iyiliği birinden karşılık görmek için değil, ancak yüce Rabbinin hoşnudluğunu (rızasını) gözeterek yapmıştır.
DiyanetVakfı 92:20 O ancak Yüce Rabbinin rızasını aramak için verir.
Ömer.N.Bilmen 92:20 Ancak pek yüce olan Rabbinin rızasını aramak için (infakta bulunur).
SuatYıldırım 92:20 – Sadece ve sadece yüce Rabbini razı etmek ister.
İbni Kesir 92:20 Ancak yüce Rabbının hoşnudluğunu gözetmek içindir.
Elmalılı-orijinal 92:21 Ve elbette o rızaya erecektir
Elmalılı 92:21 - Elbette yakında kendisi de hoşnut olacaktır.
DiyanetMeali 92:21 Elbette kendisi de hoşnut (razı) olacaktır.*
DiyanetVakfı 92:21 Ve o (buna kavuşarak) hoşnut olacaktır.
Ömer.N.Bilmen 92:21 Ve andolsun herhalde razı olacaktır.
SuatYıldırım 92:21 – Kendisi de ukbada elbet hoşnut olur.
İbni Kesir 92:21 Elbette kendisi de hoşnud olacaktır.