Elmalılı 90:8 - Biz ona iki göz vermedik mi?
Elmalılı 90:9 - Bir dil ve iki dudak?
Elmalılı 90:10 - Ona iki yolu gösterdik.
Elmalılı 90:11 - Fakat o, o sarp yokuşa göğüs veremedi.
Elmalılı 90:12 - Bildin mi sen, o sarp yokuş nedir?
Elmalılı 90:13 - Köle azat etmek,
Elmalılı 90:14 - Veya salgın bir kıtlık gününde yemek yedirmektir,
Elmalılı 90:15 - Yakınlığı olan bir yetime,
Elmalılı 90:16 - Veya hiçbir şeyi olmayan yoksula.
Elmalılı 90:17 - Sonra da iman edip de sabrı tavsiye eden ve merhamet tavsiye edenlerden olmaktır.
Elmalılı 90:18 - İşte bunlar, amel defterleri sağlarından verilenlerdir.
Elmalılı 90:19 - Âyetlerimizi tanımayanlar ise, onlardır işte amel defterleri sollarından verilenler.
Elmalılı 90:20 - Onların üzerlerine bir ateş bastırılıp kapıları kapanacaktır.
Elmalılı 91:1 - Güneş'e ve onun parıltısına,
Elmalılı 91:2 - Güneş'in ardından gelen Ay'a,
Elmalılı 91:3 - Güneş'i açıp ortaya çıkaran gündüze,
Elmalılı 91:4 - Onu örten geceye,
Elmalılı 91:5 - Göğe ve onu bina edene,
Elmalılı 91:6 - Yere ve onu döşeyene,
Elmalılı 91:7 - Nefse ve onu biçimlendirene,
Elmalılı 91:8 - Sonra da ona kötülük ve takva kabiliyetini verene yemin olsun ki,
Elmalılı 91:9 - Elbette nefsini temizleyip parlatan kurtulmuştur.
Elmalılı 91:10 - Onu kirletip gömen de ziyan etmiştir.
Elmalılı 91:11 - Semud, azgınlığıyla Hakk'ı yalanladı,
Elmalılı 91:12 - En azgınları ileri atılınca,
Elmalılı 91:13 - Allah'ın Rasulü (Salih peygamber) onlara: "Allah'ın devesini ve onun su nöbetini gözetin." demişti.
Elmalılı 91:14 - Fakat onlar peygamberi yalanlayıp deveyi kestiler. Rableri de günahlarını başlarına geçiriverdi de orayı dümdüz etti.
Elmalılı 91:15 - Öyle ya, Allah bu işin sonundan korkacak değil ya.